Bundan çok uzun yıllar önce, zamanın birinde insanlar bir kaç yıl boyunca yoğun kıtlığa maruz kalmıştı. Öyle ki pek çok aile bir kuru ekmeğe muhtaç kalmışlardı.İşte o sıralarda bir tek çocuğuyla yaşayan bir kadıncağız bir gün evinde, tam bir iki lokmalık kuru ekmeğini ağzına atacağı esnada kendinden daha muhtaç birisi kapısını çaldı. !!“Ne olursunuz” “Açl
Aralarında Allah yolunda ilerlemeye karar veren iki kardeşten biri, bu amacına ancak kırlık bir yerde, bir dağ başında ulaşabileceğini düşündü ve bunun için bir dağ başına çekilip çobanlık yapmaya başladı. Diğeri zorluklarına rağmen insanların kalabalık olarak yaşadığı bir yerde bu niyetini gerçekleştirmenin daha doğru ve sevaplı olacağını düşündü ve şehre yerleş
Bir gün yaşlı bir adam ve genç bir delikanlı bir köşede oturup konuşurken, bir önlerine iyi giyimli bir adam gelir, genç delikanlının önüne bir kese altın koyar. Genç ise;– Sağol, paraya ihtiyacım yok, der.– Olsun, ben sana veriyorum, ister sen harca, ister fakirere ver. Genç fazla ısrar etmeden keseyi alır ve hemen hepsini de ihtiyacı olduğunu bildik
Nakledildiğine göre İbrahim bin Edhem Hazretleri, sızmış hâldeki bir sarhoşun pis kokulu ve bulaşık ağzını yıkamıştı. Bunu niçin yaptığını soranlara da;“–Eğer yüce Allâh’ın adını zikretmek (Allâh’ın kelâmını okumak için) için yaratılan dil ve ağzı bulaşık olarak bıraksaydım, (zikre) hürmetsizlik olurdu…” demişti.Adam ayıldığında ona;“Horasan zâhidi İbrahim bin Ed
1- Çocuğuna bir çorap alsa, “söyle bakayım sana bu çorabı kim aldı?” diye sorar. Kendini gösterir, evladını Kendine yönlendirir. Kendine bağlar.2- Çocuğuna hediye aldığında “evladım, bunu ben aldım ama aslında baban sağolsun, o çalışıp kazandı” der, çocuğunu babasına yönlendirir ona bağlar.3- Çocuğuna hediye aldığında “evladım, bunu ben almış olsam da baban kazan