Memduh Şevket EsendalMemduh Şevket Esendal, Türk hikâyeciliğinde çığır açan, Modern Türk öykücülüğünün mihenk taşlarından biri olan sanatçımızdır. Her zaman umutlu olan sanatçının roman ve hikâye türlerinde pek çok eserleri vardır. Topluma ayna tutan, Türk edebiyatında Çehov tarzı öykünün ilk temsilcisidir. Okuyacağınız “Pazarlık” adlı hikâyesinde, g
Teğmen karısı olan annem Klavdiya Arhipovna 1870 yılının nisan başlarında dayım müsteşar İvan Arhipoviç’ten bir mektup aldı. Petersburg’dan gönderilen mektupta şunlar yazılıydı:«Sevgili kardeşçiğim, karaciğer hastalığım yaz mevsimlerini yurt dışında geçirmemi gerektiriyor. Ancak bu yaz Marienbad’a gidecek param kalmadığından birkaç ay köyünüz Ko
Şerife Bacı, Kurtuluş Savaşı’nda yaşlı kadın ve erkekler ile birlikte İnebolu’da bulunan cephaneleri Ankara‘ya götürülmesinde çocuğu ve kağnısıyla yer alırken kış şartları nedeniyle Aralık 1921’de donarak öldü… Anlatılan odur ki, cephane ıslanmasın diye battaniyesini cephaneye sarmış bebeğinede sarılıp onun donmaması için uğraş vermi
Bir tanrıçanın ölümlü bir insana olan sevgisini anlatan bu güzel öykü, günümüzde Bafa Gölü’nün kenarında yer alan Beşparmak (Latmos) Dağları’nda geçmiştir. Ayın dolunay zamanlarında, bu bölgede mehtaba doyum olmaz. Bafa Gölü gümüş bir tepsiye dönüşür. Ay dağların üstünde gümüş bir top gibi asılıdır. Aşağıya süzülen ışıkları adeta bir müziktir. Saatlerce ay ışığın
Anton Çehov’dan: Karımla evin salonuna girdik. İçerisi küf kokuyordu. Işığı yaktığımız zaman tam yüz yıldır aydınlık yüzü görmemiş irili ufaklı binlerce sıçan dört bir yana kaçıştı. Arkamızdan kapıyı kapatmamızla birlikte bir rüzgar savruldu, köşelerde yığılı kâğıtlardan hışır hışır sesler geldi. Işığın aydınlattığı bu kağıtlar arasında eski günlerden kalma