Bir avcı günün birinde bir antilop geyiği vurdu. Oturup kendine ziyafet çekiyordu. Tam o sırada, bir monguz ona bir parça geyik eti verilmesini istedi. Avcı aç hayvana iri bir parça et verdi. Monguz, ayrılıp giderken avcıya teşekkür ederek şöyle dedi;“Bir gün benim de sana bir iyiliğim dokunabilir.”Avcı nehre doğru giderken bir timsah gördü. Timsah ile avcı selam
‘EGER’ degil, ‘CUNKU’ degil, ‘RAGMEN’ sevin..Masumi Toyotome diye bir Japon yazmış bu yazıyı. “Dünyada sevilmek istemeyen kişi yok gibidir diye başlıyor. Ama sevgi nedir?, nerede bulunur?, biliyor muyuz?” diye soruyor. Sonra anlatmaya başlıyor… Sevgi üç türlüdür.Birincinin adı ‘Eğer’ türü sevgi. Be
Adamın biri tenha bir mahallede giderken karşısına bir soyguncu çıkar. Soyguncu silahı dayar ve adamın yanındaki bütün paraları alır.Soyulan adam, hırsıza şunu söyler;“Bu şapkama da bir kurşun sıkarsanız beni rezil olmaktan kurtarırsınız. Böyle yapmakla benim korkmakta haklı olduğumu ispatlamama yardım etmiş olursunuz.”Sonra paltosunu çıkardı. Paltosuna da kurşun
Günün birinde Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan, Bingöl dağlarında ordusuyla birlikte sefere çıkar. Mik-Bulak (Bin-Pınar) denen göller başında konaklarlar. Askerlerden biri göllerden birinde yakaladıkları bir ördeği kesip göl başında yıkarken ördek birden canlanarak uçup gitmiş. Ördeğin Hayat suyunda yıkandığına inanılmış.Böylece uzun Hasan gölün ab-ı hayat olduğu
Bir varmış bir yokmuş. Uzun zamanlar önce bir ülkede horoz dövüşleri çok meşhurmuş. O ülkenin kralı da horoz dövüşlerine çok meraklıymış.Günün birinde kral dövüşlerde ödül kazanan horozunun daha da yırtıcı olmasını istemiş. Bu sebeple horozunu alelade kuşları şampiyona çevirmekle ünlenmiş bir kuş eğitmenine götürmüş.Eğitmen; “Horozunu bana bırak ve bir hafta sonr