Bir zamanlar Hansel ve Gretel adında iki kardeş varmış. Anneleri onlar daha bebekken ölmüş. Oduncu olan babaları, anneleri öldükten birkaç yıl sonra tekrar evlenmiş. Oduncunun yeni karısı hali vakti yerinde bir aileden geliyormuş. Ormanın kıyısında virane bir kulübede oturmaktan ve kıt kanaat yaşamaktan nefret ediyormuş. Üstelik üvey çocuklarını da hiç sevmiyormu
Geçmiş zamanlardan birinde dul bir kadın ve birde oglu varmış. Oğlu çok tembel olduğu için çok fakirlemiş. Çok az paraları varmış.Günlerden bir gün o kadar zor bir duruma düşmüşler ki, kadıncağız ellerinde kalan tek mal varlığını, Süt Beyazı isimli ineklerini satmaya karar vermiş. Oğluna durumu anlatıp ineği pazara götürüp satabileceği en iyi fiyata satmasını sö
Çok eskiden Oğuz yurdunda Bayındır Han adında bir Han varmış. Bayındır Han, Bir gün büyük bir ziyafet düzenleyerek tüm halkı davet etmiş. Üç büyük çadır kurdurmuş. Çadırlardan biri beyaz, biri kızıl, biri de siyahmış. Adamlarına;“Oğlu ve kızı olmayanı kara çadıra indirin. Kara koyun etinden yedirin!” demiş.Gelenler güzelce ağırlanıyor, çeşitli ikram
İslamiyet öncesinde kullanılan destan anlayışından modern hikâyeye geçişi sağlayan ilk örnekler olarak karşımıza çıkmaktadır.– Bu ürünler sözlü (anonim) olarak halk arasında yaşamış ve dilden dile aktarılarak sonraki nesillere bırakılmışlardır.– İçerisinde olağanüstü olaylar olsa da çoğu zaman gerçeğe yakın olayların ele alındığı halk hikâyelerinde aş
Dondurucu bir kış gecesi. Rüzgar evin damını dövüp durmakta… Kah pencereleri zorlamakta, kah kocaman ağaçların belini bükmekte, kah yürek hoplatarak ıslık çalmakta… Rüzgarın ve boranın çıkardığı ses geceye hakim…Camları demir bir balyoz gibi döven, kapıları gıcırdatan rüzgarın sesiyle herkes uykunun derin iklimlerinde… Beyazıt’ın mübarek a