Bir Hikaye Oku; Sultan veziri ile birlikte “Saray’ın bahçesi”nde gezerken, canı meyve çeker… Elma’yı dalından koparmak için uzanır, ne var ki; “orta boylu” olduğu için, meyveye yetişemez!.. Vezire der ki;“Omzuma çık, o meyveyi kopar ve bana ver!”Vezir “zayıf” olduğu için, “Sultanın omzuna” çıkar ve meyveyi koparıp, verir… Meyveyi yiyen Sultan “çok lezzetliy
Bir zamanlar birlikte yaşayan ve küçük bir toprak parçasını yine birlikte ekip biçen baba-oğul vardı. Yılda birkaç defa yetiştirdikleri sebzeleri atmak üzere bir öküzün çektiği arabalarına yüklerler ve en yakındaki şehre giderlerdi, isimleri ve üzerinde yaşadıkları toprak parçası dışında, baba ve oğlun paylaştığı hemen bir şey yoktu. Birbirlerinin tam tersi yarat
Duygusal Hikayelerden Hikaye Oku; Çok geç diye bir zaman yoktur!..Okulun ilk günü, ilk derste profesörümüz, önce kendini tanıttı, sonra;“Bu yıl, yepyeni bir öğrencimiz var. Çok ilginç biri bakalım bulabilecek misiniz” dedi.. Ayağa kalkıp etrafa bakmaya başlamıştım ki, yumuşak bir el omzuma dokundu.. Döndüm.. Yüzü iyice kırışmış bir yaşlı hanımefendi,
Eski Sovyetler’de Tanrı’ya inanmayan ve her şeyin madde ile açıklanabileceğine inanan bir bilim adamı vardı. Bir gün, o kadar yaşlı olmamasına rağmen, eceli gelen bu bilim adamı öldü ve mezarına defnedilinceye kadar morga koyuldu. Bundan sonra yaşananları bilim adamının dilinden dinleyelim.“Öldükten sonra bedenimden ayrıldım ve kendimi kuş gibi
Eski zamanlarda, atları çok seven ve aynı zamanda akıllı bir adam vardı. Bu adam günün birinde öldü. Ardında 19 cins at bıraktı. Adam vasiyetinde, atlarının yarısının oğluna, dörtte birinin sadaka olarak fakirlere, beşte birinin de uşağına verilmesini istiyordu.Köyün yaşlıları işin içinden çıkamadılar. 19 atın yarısını adamın oğluna nasıl vereceklerdi? Oğula 9 at