Okuduklarımızdan ders alabileceğimiz ibretlik bir hikaye aslında.Sevdiklerimizin kıymetini onlar hayattayken bilmek, sevilene sevdiğini söyleyebilmek adına – Bir Güzel Hikaye Daha; “Ben Onu çok sevmiştim”- başlıklı hikayemizi okuyunca pişman olmayacaksınız. Değerli yazarımız Murat Çiftkaya’ ya teşekkürler. İyi okumalar.Din adamı yeni ka
Bir minik çocuk annesi nakış işlerken dizlerinin dibinde oturup onu seyretmeyi çok severdi Bir keresinde, aşağıdan annesine doğru bakıp sordu: “Anneciğim, ne yapıyorsun?” Annesi şefkatle cevap verdi “Nakış işliyorum, yavrum Bu kasnağa gerili kumaşın üzerinde güzel desenler işlemeye çalışıyorum.”“Ama yaptığın şey hiç öyle güzel görün
Bir çocuk bir gün çok değerli bir vazoyla oynuyordu. Elini vazonun içine soktu, ama çıkaramadı. Annesi her şeyi denediyse de, çocuğun elini vazodan bir türlü çıkaramadı. Sonunda vazoyu kırmaya karar verdi. Anne son çare olarak oğluna şöyle dedi:“Oğlum elini aç ve parmaklarını ileriye doğru uzat. Bak böyle. Sonra da elini çek.” Fakat çocuk atıldı:̶
Bir derviş çöl kenarında oturmuş tefekkür ederken, yanından hükümdar geçti. Bu dünyanın endişe ve dertlerinden kurtulmuş olan derviş, ne kafasını kaldırdı, ne de ilgi gösterdi. İktidarından müthiş gurur duyan hükümdar onun bu ilgisizliği karşısında öfkeden deliye döndü ve “Yamalı cübbeleriyle bu dervişler hayvanlardan farksız” dedi.Hükümdarın veziri d