Bundan uzun yıllar önce Hindistan’da bir göl kıyısında bir turna kuşu yaşıyordu. Gölde yaşayan bazı balıkların kendi aralarındaki konuşmalarından, gölün artık onlara dar geldiğini ve dar bir alanda yaşamaktan mutlu olmadıklarını öğrendi. Bunu öğrenince balıkların yanına gidip onlara;Sevgili balık kardeşlerim bu küçük gölde yaşamaktan sıkılmış olduğunuzu biliyorum
Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde karanlık bir gecenin tam en epesinde Aydede ve Küçük Yıldız karşılaşmışlar yine. Küçük yıldız Tonton Aydede’ye selam vermiş, Tonton Aydede Küçük Yıldız’a gülümsemiş sonra ikisi de gökyüzündeki yerlerini almışlar.Uzun bir gece onları beklerken, Küçük Yıldız “ Hapşu” diye hapşırıvermiş. Tonton Aydede o
Uzunkulak sabahın erken saatlerinde köyden ayrılmış, otlamak için meraya gidiyordu. Şöyle bir kafasını kaldırıp havayı kokladı. Gün, güzel ve güneşli geçeceğe benziyordu. Etrafına bakınıp dururken yavaşladığını fark etti. Şimdi eğlence zamanı değildi. Karnı çok acıkmıştı. Adımlarını sıklaştırıp hızını artırırken düşüncelere daldı:“Şu dünyada dertten, kederden uza
Çocuklarımızın problemli olmalarının en büyük sebeplerinden biri aile içi iletişimin kurulmamış olması, sevgi ve merhamet yerine şiddet ve bencilliğin hüküm sürdüğü aile ortamıdır.Çocuğun mutluluğu ve gelişimi için sadece anne ve babanın onu sevmesiyle mümkün değildir, anne ve babanın da birbirlerini sevmeleri mutlaka gereklidir. Çünkü aileyi ayakta tutan sevgid
“Büyükler büyüdükçe, gülmeyi unutmasın, hayat gülünce çok güzel, herkesin yüzünde bir küçük tebessüm olsun”Küçük bir kız çocuğu bir gün, hüzünlü bir yabancıya gülümsedi. Bu gülümseme adamın kendisini daha iyi hissetmesine sebep oldu. Adam, bu hava içinde yakın geçmişte kendisine yardım eden bir dostuna teşekkür etmediğini hatırladı. Hemen bir not yazdı, yolladı.