İşittim ki, Nüşirevân, ölüm döşeğinde iken, oğlu Hürmüz’e şu öğütleri vermiştir: “Fakirlerin gönüllerini gözet. Yalnız kendi rahatını düşünme. Eğer sen yalnız rahatını düşünecek olursan, senin ilinde kimse rahat edemez. Çoban uyumuş, kurt sürüye dalmış! Bunu akıllı insan kabul etmez. Fakirleri koru ki, şahlar halkı sayesinde taç taşımaktadır. Padişah bir ağaca be
Tedbirli Davranan PadişahUmman Denizinden gemi ile bir adam çıkageldi. Bu adam denizlerde gezmiş, sahralarda dolaşmış; Arabı, Türkü, İranlıyı, Rum halkını görmüş; her milletin bilgilerini temiz ruhunda toplamıştı. Sözün kısası dünyayı karış karış gezerek bilgiler kazanmış, seferler yapmış, görüşmeyi ve konuşmayı öğrenmişti. Vücudu iri yapılı; fakat çok fakirdi.
Bilgelik Hikayeleri Oku: Bir köylü bilgenin yanına geldi ve şikayete başladı: “N’olur bana yardım edin, yoksa çıldıracağım. Tek odalı bir evde yaşıyoruz. Ben, karım, çocuklarım, karımın akrabaları. Herkesin siniri tepesinde. Birbirimize bağırıp duruyoruz. Oda sanki bir cehenneme döndü.”“Sana söyleyeceğim şeyi yapacağına söz verir misin?
Bilgelik Hikayeleri Oku: Gerçek anlamda bilimin doğuşu, Hz. İsa’dan önce yedinci ve altıncı yüzyıllara rastlar. Hatta bu iki yüzyıl Bilimin Altın Çağı olarak kabul edilir.Eski insanlar, o çağların en akıllı yedi kişisini seçmiş ve bunlara “Yedi Bilge” demişlerdi. Aynı zamanda “Yedi Hakîm” denen bu öncü insanlar, yaşadıkları ko
Bilgelik Hikayesi Oku: Bir zamanlar, bilgeliğiyle meşhur olan ve bildiklerini öğrencilerine de aktaran bir alim vardı. Bu alim, aynı zamanda bir tacirdi ve adamları vasıtasıyla uzak diyarlarla ticaret yapardı. Bir gün talebelerine ders verirken, bir adam yanına gelip “kötü bir haber” verdi:“Haber aldık ki, senin de mallarını taşıyan gemi batmış!