Bir sağlık raporu almam gerekiyordu. Yirmidört yaşımın aklınca, geleceğim bu sağlık raporuna bağlıydı.Sırayla bütün muayenelerden geçtim, hepsinden sağlam çıktım. Bitek göz muayenesi kaldı. Gözlerime çok güvendiğim için onu sona bırakmıştım.Göz doktoru muayeneden sonra,— Raporunuza yazıyorum, dedi, bir diyoptri1 (Optik sistemlerin yakınsaklık birimi, gözlük camla
Dramalı Vezir Davut Paşa bir kitap hazırlıyor idi. Geceleri uykusundan çalıyor, kandilin kör ışığı altında sabahlara kadar çalışıyor idi. Acele etmesinin nedeni bu kalın kitabı padişahın doğum gününde ona sunacak olması idi.Gecenin bir yansında karısı Düriye Hatun, vezirin yanına geliyor,“Haydi yat artık efendi, gerisini yarın yazarsın” diyor idi.Ama
Bir gün Padişah, vezire sorar;– Vezir İstanbul’da evliya var mı?– Aman padişahım, İstanbul evliya yatağı olarak bilinir, evliya olmaz mı hiç!– Öyleyse bir kaç tanesini ziyaret edelim.– Sultanım, arzu ederseniz tebdil- i kıyafet ile şehri dolaşalım.Vezir ve padişah köylü kıyafetine girip, yola çıkarlar. Önce Mısır çarşısına girerler. Orada bir kumaşçı dükkanına gi
Bir gece, kadının biri hava alanında bekliyordu. Uçağının kalkmasına epeyce vakit vardı. Hava alanındaki büfeden bir kitap ve bir paket kurabiye alıp kendisine oturacak bir yer buldu. Kendisini kitabına kaptırmış olmasına rağmen, yanında oturan adamın olabildiğince cüretkar bir şekilde ararlarında duran paketten birer kurabiye aldığını fark etti; ne kadar görmezd
Tabloyu inceleyen bir sanat eleştirmeni ressama;“Güzel bir tablo doğrusu, ama anlamını bir türlü kavrayamadım” dedi.“Adamın vurduğu kapı hiç açılmayacak mı? Ona kapı kolu çizmeyi unutmuşsunuz da…”Ressam gülümsedi.“Adam sıradan bir kapıya vurmuyor ki” dedi ve tablosunun anlamını açıkladı.“Bu kapı insanın, kalbini sim