İslâmiyet doğduktan sonra kısa zamanda yayılmaya ve kendine taraftar toplamaya başlamıştı. Bu durum Ebu Cehil ve Ebu Leheb gibi inkarcıların hoşuna gitmiyordu. Bu gibiler kendi çıkar sistemlerinin bozulmaması için her hileyi yapabilecek türden insanlardı. İslâmiyet içki, fuhuş ve faizi yasaklıyor, insanlar arasında eşitliği getiriyor, zayıf ve yoksullara yardım e
Hz. Enes (r.a.)nın anlattığına göre:Resûlüllah (s.a.v.) ile beraber bulunuyorduk. Bir ara azı dişleri görülecek şekilde gülümsedi. Sebebini sorduğumuzda şöyle buyurdular:– Ümmetimden iki kişi Allâh’ın huzuruna gelirler.Birisi,– Yâ Rab, benim bunda hakkım var; hakkımı bundan al, bana ver, der.Allah Teâlâ da ötekine,– Hakkını ver, buyurur.Adam,
Mirasyedi AdamMirasa konmuş bir adam vardı. Ama elinde ne var sa yedi, bitirdi. Sonra ağlayıp sızlanmaya başladı. Elindeki gidince dönüp Allah’a yalvarmaya başladı. Hani Yüce Peygamber buyurur ya, “İnanan uda benzer, içi boş olunca feryada gelir.” Nice inanmış böyle yalvarıp yakarırken Allah der ki “onların dilediklerini hemen vermeyişim, geciktirmem, hor g
O kadar çok bolluk içinde yaşıyoruz ki, bu haldeyken bile pek çoğumuz şükretmiyor diyebiliriz. Oysa ki atalarımız büyük zorluklar ve yokluklar içinde yaşamlarını sürdürmüşler, şükürlerini eksik etmemişler. Bizler hiç ölmeyecekmişiz gibi dünya ya bağlanmışız. Öyle ki günümüzde iyilik yapanların sayısı en aza inmiş durumda, bazılarımız ise iyilik yapmak şöyle dursu
Şam Hükümdarlarından Melik Salih, kıyafet değiştirerek, her seher vakti kölesi ile şehre çıkar, çevreyi dolaşırdı. Arap geleneklerine uygun olarak, yüzünün yarısını örterek çarşı ve mahalleleri gezer, muhtaç kimseleri tespite çalışır, onlara hazinesinden yardımda bulunurdu. Merhamet sahibi, fakir dostu bir adamdı.Yine kölesiyle dolaşmaya çıktıkları bir gece, iki