Genç ve başarılı bir yönetici, yeni aldığı Jaguar arabasıyla bir mahalleden hızlı bir şekilde geçiyordu. Parketmiş arabaların arasından yola aniden çıkabilecek olan çocuklara dikkat ederek gidiyordu ve bir şey gördüğünü sanarak yavaşladı. Arabayla caddeden yavaşça geçerken birden arabasının kapısına bir tuğla atıldığını farketti. Aniden arabasını durdurarak tuğla
Kırlangıçları hep çok sevdim. Belki bize de örnek olur.Ayvalık’ta bir açık hava otelindeyim, resepsiyon da açıkta. Resepsiyonun köşesinde bir kırlangıç yuvası var; üç yavru, kafalar dışarda, gagalar açık. Anne ve baba gidip gelip yiyecek getiriyorlar ve ayrı zamanlarda geldikleri için birbirlerini görmüyorlar. Anne birinci yavruya yem veriyor, birazdan baba gelip
Bir gece, kadının biri hava alanında bekliyordu. Uçağının kalkmasına epeyce vakit vardı. Hava alanındaki büfeden bir kitap ve bir paket kurabiye alıp kendisine oturacak bir yer buldu. Kendisini kitabına kaptırmış olmasına rağmen, yanında oturan adamın olabildiğince cüretkar bir şekilde ararlarında duran paketten birer kurabiye aldığını fark etti; ne kadar görmezd
Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde karanlık bir gecenin tam en epesinde Aydede ve Küçük Yıldız karşılaşmışlar yine. Küçük yıldız Tonton Aydede’ye selam vermiş, Tonton Aydede Küçük Yıldız’a gülümsemiş sonra ikisi de gökyüzündeki yerlerini almışlar.Uzun bir gece onları beklerken, Küçük Yıldız “ Hapşu” diye hapşırıvermiş. Tonton Aydede o
Uzunkulak sabahın erken saatlerinde köyden ayrılmış, otlamak için meraya gidiyordu. Şöyle bir kafasını kaldırıp havayı kokladı. Gün, güzel ve güneşli geçeceğe benziyordu. Etrafına bakınıp dururken yavaşladığını fark etti. Şimdi eğlence zamanı değildi. Karnı çok acıkmıştı. Adımlarını sıklaştırıp hızını artırırken düşüncelere daldı:“Şu dünyada dertten, kederden uza