Vaktiyle Nil Nehri bir yıl Mısır’a hiç su taşımadı ve sonunda dayanılmaz bir kıtlık baş gösterdi.Öyle oldu ki, susuzluktan kıvranan insanlar dağlara çıktı. Nil sanki kurumuştu. İnsanlar feryat edip inleyerek yağmur dilediler, ama hiç fayda etmedi. Bunun üzerine içlerinden biri, tasavvuf büyüklerinden Zünnun’un dergâhına koştu:“Ey yüce sultan! Halk sıkıntı
Birinci ve de en önemli ders… Okuldaki ikinci ayımda, hocamız test sorularını dağıttı. Ben okulun en iyi öğrencilerinden biriydim. Son soruya kadar soluk almadan geldim ve orada çakıldım kaldım. Son soru şöyleydi: “Her gün okulu temizleyen hademe kadının ilk adı nedir?..”Bu herhalde bir çeşit şaka olmalıydı. Kadın yerleri silerken hemen her gün
Tuzağa Düşen Akbaba Hikayesi oku, Bir akbaba, bir çaylağa şöyle seslendi:“Uzakları görmede benden üstün hiçbir kuş yoktur!”Çaylak kendisine şöyle cevap verdi:“Bunu söylemek yetmez, ispat etmen gerekir. Gel bakalım, şu ovanın içinde ne görüyorsan söyle?”Akbaba, bir günlük yol tutan bir yükseklikten aşağılara baktı ve çaylağa alaycı bir ifad
Öğretmen sınıfı topluca geziye götürmüştü. Emirgan’a gitmişler, rengârenk çiçekleri, yemyeşil ağaçları büyük bir zevkle izlemişler, kuş cıvıltıları içinde piknik yapmışlardı.İstanbul için dünya cenneti diye boşuna söylememişlerdi. Boğazın iki yanını kaplayan nadide yalılar, köşkler sanki gelinlik giymiş gibi duruyorlardı. Vakit hayli ilerlemiş, artık bu gü
Kırda dolaşan bir adamın ayağını köpek ısırdı. Hem de öyle bir hırsla ısırmıştı ki, sanki dişlerinden zehir saçmıştı. Adamcağız acısından bütün gece uyuyamadı. Küçük kızı babasının haline acıyarak ona çıkıştı. Sesini sertleştirerek:“Babacığım, senin dişin yok muydu? Sen de onun ayağını ısırsaydın!” dedi.Adamcağız, ayağının acısını unutarak ağlarken gü