Büyük Rus yazarı Turganyev soğuk bir akşamüstü evine doğru yola çıkmış.Yolda bir dilenci kendisinden para istemiş. Bütün ceplerinin kurcalayanTurgan-yev, ne yazık ki hiç para bulamamış.Bunun üzerine kendisine uzatılan soğuk elleri kendi elleriyle ısıtarak:“Kusura bakma kardeşim sana verecek bir şeyim yok” demiş.Dilenci “Verdiniz ya efendim,” demiş, “bana kardeşi
Öpücük Hikayesini Oku: Çoğu zaman pek çok şeyi çocuklardan öğreniriz. Bir süre önce, bir arkadaşım, 3 yaşındaki kızını, bir rulo altın renkli kaplama kağıdını ziyan ettiği için cezalandırmıştı. Durumları iyi değildi ve kızının kağıtları, ağacın altına koyacağı bir kutuyu süslemeye harcaması onu çok sinirlendirmişti. Buna rağmen, küçük kız, ertesi sabah hediyeyi b
Zaman zaman içinde evvel zaman, kalbur saman içinde, bundan uzun uzun yıllar önce ülkelerden birinin bir küçücük köyünde, Bilge Hoca adında, bir bilge filozof yaşarmış. Filozofun bilgeliği bütün ülkede bilinir, başı dara düşen herkes danışmak için ona gelirmiş.Günün birinde filozofun kapısı çalınmış. Filozof kapıyı açtığında bir delikanlı dururmuş karşısında.
Epiktetos, Milattan sonra 55 yılında Frigya’da, şimdiki Pamukkale yakınlarında doğduğu rivayet edilen bir Yunan filozofudur. Çocukken Roma’da İmparator Neron’un azatlısı Epaphroditos’a satılmış bir köle idi. Asıl adı bilinmediği için Yunanca “satın alınmış adam -köle – uşak” anlamına gelen “Epiktetos” olarak adlandırılmıştır.Epiktetos’un efendisi çok kaba b
Çok cömert ve salih bir zat vardı. Elinde avucundakileri muhtaçlara dağıttığı gibi, yardım isteyen fakirler olursa, onlara belli etmeden, başkalarından kendi adına borç alır fakirlere hediye ederdi.Bu zat günün birinde hasta olup yatağa düştü. Hastalığı günden güne çoğaldı. Bunu öğrenen alacaklıları, onun ölüm döşeğinde olduğunu düşünüp başına dikildiler.Salih z