Eski zamanlarda şehirde yaşayan bir Çiçekçi Kız vardı. Annesi ve babası o küçük yaştayken ölmüşlerdi. Çiçekçi Kız babaannesi ile birlikte yoksul evinde yaşardı. Babaannesi hastaydı ve küçük kız ona bakmalıydı. Çiçekçi Kız iyilikseverliği ile tüm mahallede ün salmıştı. Tüm hastaların, evsizlerin ve yaşlıların yardımına koşardı. Yakın çevredekiler ona “iyilik
Göller Ülkesinin PrensesiMasal Oku; Eski zamanlarda ormanın içinde bir Göller Ülkesi vardı. Bu ülkede güzelliği ile ünlü bir prenses yaşardı. Parlak mavi uzun saçları, su renginde elbisesiyle görenler bu güzele “Mavi Prenses” adını vermişlerdi. Mavi Prenses’in yüzü gibi güzel bir kalbi de vardı. Saraydaki herkese yardım eder, bahçede dolaşırken
Gül bahçesi… Kırmızı pembe, sarı güller…Çevreyi gül kokusuna boğan, rengarenk güllerin yetiştiricisi ihtiyar bir bağcıydı. Geçimini sağlamak bir yana, bir gülün açmasıyla sanki bayram ederdi. Bahçede değil de sanki kalbinde büyütüyordu tomurcukları.Gül mevsiminde bağcı kendisini kaybederdi adeta. Bu yıl yeni bir gülün aşısını yapmıştı. Açılmasını sabı
Bir varmış bir yokmuş. Sevimli bir Keloğlan varmış. Anasıyla birlikte karınca kararınca geçinip giderlermiş. O sene köylerine hiç yağmur yağmamış, kıtlık olmuş. Ekinler tarlada, meyveler dalda, üzümler bağda susuzluktan kavrulmuş. Dereler, ırmaklar kurumuş. Bunun üzerine anası Keloğlan’ı iş bulup çalışarak para kazanması ve kışlık yiyecek alması için kasabaya yo
Bir zamanlar fakir bir oduncu varmış. Ormandaki bir kulübede yaşar ve odun keserek hayatını kazanırmış. Bir gün kulübesinde yangın çıkmış ve bu yangın bütün ormanı kül etmiş. O çevrede kimse ona güvenip iş vermeyince, çıkınını alan oduncu, eşeğine binip yola koyulmuş. Ağaçların arasında yürürken birinin kendisine seslendiğini duymuş. Başını kaldırınca konuşanın b