Bir varmış bir yokmuş. Ülkenin birinde bir kral yaşarmış. Bu kralın on bir oğlu bir de kızı varmış. Bir gün kralın karısı ölmüş. Kral ve çocuklar Kraliçe’nin ölümüne son derece üzülmüşler.Gel zaman git zaman kral yeniden evlenmiş. Kralın yeni eşi kötü kalpli bir büyücüymüş. Çocukları da hiç mi hiç sevmiyormuş. Krala sürekli çocukların çok yaramaz olduğundan bahse
Vaktiyle Hindastan’ın Benares şehrinde Bakuputhaka adında bir kral varmış. Kralın karısı Kraliçe Khema, bir akşam ilginç bir rüya gördü. Bu rüyasında kraliçe insan gibi akıllı altın kuşlar görmüş. Bu rüyadan çok etkilenmiş.Sonraki gün kraliçe rüyasını krala anlatmış. Kral da vezirlerini toplayarak bu rüyanın yorumlanmasını istemiş ve ne yapılabileceğini sor
Bir zamanlar, Hintli bir din adamı tozlu bir yolda yürürken yerde parlayan bir taş gördü. Eğilip onu yerden aldı. Aydınlık bir yerde taşı incelediğinde parıltısına hayran kaldı. Bu taşın ne işe yaradığını bilmiyordu. Onu cebine koydu ve yoluna devam etti. Gide gide yolun kenarındaki bir zahire tüccarının dükkanına geldi. Karnı çok acıkmıştı. Cebindeki kırmızı taş
Büyük teyze mutfağa giderken ben de balkon kapısını açtım. Balkonumuz sokağa bakıyor. Bazen annemle burada oturur, sokaktan gelip geçenleri izleriz. Bahçede oynarken annemin balkona çıktığını görürsem bana bir şeyler söyleyeceğini anlardım. Balkonun altına gelirdim.Büyük teyze elindeki tepside iki bardak şerbet ile balkona geldi. Yan yana duran iki tabureye oturd
Çocuk HikayeleriKralın çok çirkin bir oğlu vardı. Fakat oğlan çok iyi kalpli bir çocuktu. Çocuk etrafındaki herkese yardım etmeye ve onları mutlu etmeye çalışıyordu. Bütün arkadaşları onu çok seviyorlardı. Babası bir gün kraliyet tacını oğluna bırakacağı için onu hayırlı bir kısmet ile evlendirmeye çalışıyordu.Çirkin prens bir gün çeşme başında çok güzel bir kız