Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde bir gün padişahlar padişahı av için şehirden uzaklaşmış. Yolda giderken pek çok insanın çalıştığı bir tarla görmüş. Merak edip yanlarına yaklaşmış. Oradaki insanların arasında yaşı doksanı geçkin bir ihtiyar varmış. Bu ihtiyar toprağa bir şeyler ekiyormuş.Padişah:– Ne ekiyorsun ihtiyar? diye sormuş.İhtiyar çiftçi baş
Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, develer tellal iken, pireler berber iken, ben dedemin beşiğini tıngıııır mıngııır sallar iken, çok eski zamanlardan birinde bir padişah varmış. Bu padişahın da iki kızı varmış. Büyük kızın adı Yaprak, küçük kızın adı da Fidan’mış.Yaprak’la Fidan henüz pek küçük yaşta iken zavallı a
Bir zamanlar denizin derinliklerinde, garip bitkiler, yosunlar, irili ufaklı balıklarla birlikte altı deniz kızı yaşarmış.İçlerinden en küçüğü ve en güzeli olan deniz kızının, en büyük dileği suyun üstüne çıkabilmekmiş. Ama, bunun için on beş yaşına gelmesi gerekiyormuş. İşte o zaman mercan kayaların üstüne oturup, gemileri, ormanları, şehirleri görebilecekmiş. Y
Kalbini Kuşlara Veren Çocuk‘’Tanrı kuşları sevdi ağaçları yarattıİnsan kuşları sevdi kafesleri yarattı’’Jacgues DevalMasal Oku: Bir varmış bir yokmuş, adı sanı bilinen zamanın birinde, dağlardan kopup gelen çağlayanların arasında şirin mi şirin küçük bir köy varmış. Her bahar geldiğinde bir başka güzel olurmuş buralar. Doğaya binbir canlılık gelir, bir başka güze
Yoksul bir oduncu, ıssız bir ormanın kıyısındaki küçük bir kulübede karısı ve üç kızıyla birlikte oturuyormuş. Bir sabah yine işine giderken karısına demiş ki;“Bugün öğle yemeğimi büyük kızla ormana gönder. Çünkü öğleye kadar işimi bitiremeyeceğim. Kız yolunu şaşırmasın diye yanıma bir torba darı alıp yollara serpeceğim.”Güneş ormanın tepesine kadar yükselince, k