hana1916Hikaye Oku;Rahip Naygu’nun burnunu İkeno-o bölgesinde tanımayan yoktu. 15-20 santim uzunluğunda, üst dudağından çenesinin altına kadar sarkan alâmet bir şeydi… Bir o kadar da kalınlığı vardı. Yani tabiri caizse burnu, suratının ortasından aşağıya sarkan kocaman bir sucuk gibiydi.50 yaşını geçkin Naygu, mesleğe başladığı gençlik yıllarından kraliyet
Yeşil İmparatorun sol gözü sürekli ağlarmış. Ama sadece sol gözü. Sağ gözü ise hiç durmaksızın açılıp kapanır ve dünyaya derin hüzünle bakarmış. Yeşil İmparatorun üç oğlu varmış. En büyükleri bir gün babasının tahtının yanına gelmiş:– Kral babam senin sol gözün neden hep ağlar?imparator hiç yanıt vermemiş, ama yanında duran mızrağı kaptığı gibi en büyük oğ
Bundan çok çok önce büyük bir ülkenin çok güçlü bir padişahı varmış. Bu padişahın bir türlü oğlan çocuğu olmazmış.Bu duruma çok üzülen padişah mutlaka bir oğlan çocuk babası olmak istiyormuş. Ne yapsın? Tekrar evlenmekten başka çare yok… Son defa olmak üzere başka bir kızla evlenmiş. Çok geçmeden karısı gebe kalmış. O zaman padişah karısına şunları söylemiş
Çok Güzel Masallar ve Çok Güzel Hikayeleri Okumak:Eski zamanda çocuk yüzünden hiç talihi olmayan bir Han vardı. Ne kadar evladı dünyaya gelmişse hiç biri yaşamamıştı.Bir gün Han’ın bir kız çocuğu oldu. Han, derhâl en itibarlı hekim ve hocaları saraya çağırttı:Bu kızı nasıl yaşatalım, diye sordu.Hekim ve hocalar dediler ki:– Han’ım! Kerimenize yer altı
Bir zamanlar, altı çocuklu yoksul bir köylü varmış. Küçük tarla kalabalık aileyi beslemeye zar zor yetiyormuş ve ileride büyük oğul Taro’ya kalacakmış. Bu durumda ana, baba on yaşındaki ikinci oğulları Ciro’nun keşiş olmasına karar vermiş. Böylelikle bakımı sağlanmış olacak, aileden bir boğaz eksilecekmiş. Komşu köyün sınırına yakın küçük bir tapınakt