Çok eski zamanlarda, Japonya’da cesur bir savaşçı yaşarmış. Herkes ona, “Tawara Toda” yani “Pirinç Çuvalının Efendisi” dermiş ama asıl adı Fujiwara Hidesato imiş. İşte bu adı nasıl aldığının çok ilginç bir hikayesi var.Hidesato, gerçek bir savaşçının ruhuna sahipti ve boş durmaya dayanamazdı. İşte bu yüzden, günün birinde, maceralara atılmak üzere iki kılıc
Yedi KardeşlerBir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde… Bir yoksul adamla karısı ve onların da yedi oğlu varmış. Bunlar her gün yakınlarındaki dağa, ormana ava giderler, ne vururlarsa onları şehirde satar, kazandıklarıyla evlerini geçindirirlermiş.Gel zaman, git zaman, anaları gene hamile kalmış. Oğlanlar bir araya gelip düşünmü
Etrafı yüksek duvarlarla çevrili bahçenin birinde bir çeşme vardı. Susamış bir adam, o yüksek duvarın üstüne çıkmış, hasretle suyu seyrediyordu. Ansızın duvardan bir tuğla söktü ve suya fırlattı. Suyun sesi, güzel ve şirin bir sevgilinin sesi gibi kulağına geldi. Su, nazarında şarab oldu. Adam suyun sesinden o kadar zevk alıyordu ki sık sık tuğlaları söküyor, suy
Mesnevi’den Hikayeler Oku; Rey şehrinin yakınında bir mescid vardı. Orada geceleyen herkes, sabah korkudan ölmüş olarak bulunurdu. Durumu kendi açılarından anlatmak isteyenler, türlü yorumlarda bulunuyordu.Kimileri, “Kuvvetli periler var orada, geceleyenleri kör kılıçla kesiyorlar!” diyor; kimileri, “Kesinlikle bu bir sihir ya da tılsım olmalı!” diye bilgiç
Çakalın biri, bir boya küpüne düşer, içinden çıkmak için bir müddet uğraşır. Çakalın rengi değişir, rengarenk olur. Aynada kendisine bakar, boyalı oluşuna sevinir. Güneş vurdukça parıl parıl parlamaktadır, gurura kapılır. Büyük bir sevinçle diğer çakalların yanına gider. Çakallar sorar:Seni böyle magrur ve mesrur eden nedir? Bu gurur ve kendini beğenmişliğin sebe