Demir gibi madenler ateşte eritilerek, sıcakken tavında dövülür ve istenilen şekil verilirmiş.Birisine kötülük ederek onun âhını (bedduâsını) almış olanlar, yaptıkları kötülüğün cezasını ömürleri boyunca çekeceklerdir. Çünkü garip kimsenin âh ateşi demiri bile eritecek derecede güçlü ve tesirli bir ateştir. Mazlumun âhı yerde kalmaz. Güçlü kimseler tarafından zul
Bir tacirin etrafını hırsızlar oklarla çevirmiş, onu esir etmişler. Tacir o sırada şöyle demiş: “Görülüyor ki, hırsızlar galip geliyor, istedikleri fenalıkları yapıyorlar. Şu halde, padişahın askerleriyle kadınlar arasında ne fark var? Tüccarı aramayan, onların menfaatini korumayan bir padişah, gerek şehre, gerek askere refah kapısını kapatmış demektir.Bir memlek
Bilgelik Hikayeleri; İşittim ki, Hüsrev Perhiz ölürken, oğlu Şirûye’ye şu öğütleri vermiştir:“Hangi bir işe niyetlenirsen, o işte halkın iyiliğini düşün! Eğer herkesin sana itaat etmesini istersen, daima adaletle ve akıllıca hareket et!Halk zalim padişahtan kaçar ve onun çirkin adını dünyaya yayar, onu dillere destan eder.Saltanatını kötü bir temel üzerine kuran
İşittim ki, Nüşirevân, ölüm döşeğinde iken, oğlu Hürmüz’e şu öğütleri vermiştir: “Fakirlerin gönüllerini gözet. Yalnız kendi rahatını düşünme. Eğer sen yalnız rahatını düşünecek olursan, senin ilinde kimse rahat edemez. Çoban uyumuş, kurt sürüye dalmış! Bunu akıllı insan kabul etmez. Fakirleri koru ki, şahlar halkı sayesinde taç taşımaktadır. Padişah bir ağaca be
Tedbirli Davranan PadişahUmman Denizinden gemi ile bir adam çıkageldi. Bu adam denizlerde gezmiş, sahralarda dolaşmış; Arabı, Türkü, İranlıyı, Rum halkını görmüş; her milletin bilgilerini temiz ruhunda toplamıştı. Sözün kısası dünyayı karış karış gezerek bilgiler kazanmış, seferler yapmış, görüşmeyi ve konuşmayı öğrenmişti. Vücudu iri yapılı; fakat çok fakirdi.