“Karınca ve Kalem”

Küçük bir karınca, bir gün bir kalemin kağıdın üzerinde hareket ettiğini, çok güzel resimler çizdiğini görür. Başka bir karıncaya der ki:
– Bir kalem, çok güzel ve şaşırtıcı resimler çiziyor.
O karınca:
– Bu, kalemin işi değildir, asıl çizen; onu hareket ettiren, o kalemi tutan parmakların işidir, der.
Bunları duyan üçüncü karınca:
– Onu çizen parmaklar değil bilakis koldur, parmaklar kolun hareket ettirmesiyle çiziyor, der.
Karıncalardan her biri ayrı ayrı alimane fikirler ortaya attı. Mevzu büyüdükçe büyüdü, hiç kimse de kendi aklı ve bilgisiyle bu işin içinden çıkamadı.
İnsan bazen, her ne kadar bilgisine dayansa da işin asıl failini göremez. Kendi kendine olduğunu veya araçların o işi yaptığını sanır.
Kategoriler
- Atasözü ve Deyim Hikayeleri
- Başarı Hikayeleri
- Bilgelik Hikayeleri
- Aşk Hikayeleri
- Çocuk Hikayeleri
- Çocuk Klasikleri
- Dede Korkut Hikayeleri
- Dini Hikayeler
- Düşündüren Eğiten Hikayeler
- Duygusal Hikayeler
- Dehşet Hikayeleri
- Efsane Hikayeler
- Eğlenceli Hikayeler
- Guy de Maupassant Hikayeleri
- Halk Hikayeleri
- Genel Hikayeler
- İbretlik Hikayeler
- Kahramanlık Hikayeleri
- Çocuk Masalları
- Kısa Hikayeler
- Korku Hikayeleri
- Macera Hikayeleri
- Mesneviden Hikayeler
- Nasrettin Hoca'dan Seçmeler
- Okul Hikayeleri
- Ömer Seyfettin Hikayeleri
- Roman Özetleri
- Seçme Hikayeler