Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde Bağdat ülkesinin son derecede zengin bir padişahı varmış.Padişahın hazinesinde o kadar çok altın, elmas, pırlanta, zümrüt doluymuş ki, saymakla bitirilemez, hesabını kendisi bile bilmezmiş.Bağdat hazinesinin zenginliği her tarafa yayılmış, dillere destan olmuş. O kadar ki, Mısır’ı, Bağdat’ı, bü
Vaktiyle bir padişah ve bunun üç oğlu varmış. Padişah da insan, günün birinde hasta olup yatağa düşmüş. Durumu günden güne kötüye gittiğinden, son saatinin yaklaştığını sezmiş ve oğullarını çağırtarak, demiş ki:– Ben ölünce en büyüğünüz padişah olsun. Bir felakete, bir sıkıntıya rastlarsa ava gitsin. Yolun üçe ayrıldığı yere geldiği zaman sağdakine sapsın;
Çok Güzel Masallar ve Çok Güzel Hikayeleri Okumak:Eski zamanda çocuk yüzünden hiç talihi olmayan bir Han vardı. Ne kadar evladı dünyaya gelmişse hiç biri yaşamamıştı.Bir gün Han’ın bir kız çocuğu oldu. Han, derhâl en itibarlı hekim ve hocaları saraya çağırttı:Bu kızı nasıl yaşatalım, diye sordu.Hekim ve hocalar dediler ki:– Han’ım! Kerimenize yer altı