Kırda dolaşan bir adamın ayağını köpek ısırdı. Hem de öyle bir hırsla ısırmıştı ki, sanki dişlerinden zehir saçmıştı. Adamcağız acısından bütün gece uyuyamadı. Küçük kızı babasının haline acıyarak ona çıkıştı. Sesini sertleştirerek:“Babacığım, senin dişin yok muydu? Sen de onun ayağını ısırsaydın!” dedi.Adamcağız, ayağının acısını unutarak ağlarken gü
Eski zamanlarda, atları çok seven ve aynı zamanda akıllı bir adam vardı. Bu adam günün birinde öldü. Ardında 19 cins at bıraktı. Adam vasiyetinde, atlarının yarısının oğluna, dörtte birinin sadaka olarak fakirlere, beşte birinin de uşağına verilmesini istiyordu.Köyün yaşlıları işin içinden çıkamadılar. 19 atın yarısını adamın oğluna nasıl vereceklerdi? Oğula 9 at
Kısacık, ama çok güzel ders veren bir hikaye okumadan geçmeyiniz.Bir buluttan deniz üzerine bir damla damladı. Denizin genişliğini görünce de utandı. Kendi kendine;“Deniz bulunan yerde ben kim oluyorum? Eğer o varsa ben yok sayılırım!” dedi.Damla kendisini küçük gördüğü için, sedef onu bağrına bastı, nazla besledi. Kader o damlayı öyle yükseltti ki, s
Bir kadın komşularından birisi hakkında bir dedikoduyu yayıp duruyordu. Birkaç gün içinde bütün köy bu dedikoduyu duydu. Dedikodunun kurbanı derinden yaralandı ve incindi. Dedikoducu kadın daha sonra yaptığından pişman oldu ve çok üzüldü. Hatasını nasıl tamir edebileceğini sormak için bilgeye gitti.“Pazara git” dedi bilge. “Bir tavuk al ve onu k
Fincanın Dolu Hikayesi; Bir üniversite profesörü ünlü bir maneviyat ustasını ziyarete gitmişti. Bilge sessizce çay ikram ederken, profesör maneviyat üzerine konuşuyordu. Bilge profesörün uzattığı fincanı önce ağzına kadar doldurdu. Ama doldurmaya devam etti. Çay fincandan taştı, tabağa döküldü, oradan da yere. Ama bilge çayı koymaya devam ediyordu.Çayın fincanda