Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde küçük bir çocuk varmış. Bu çocuk çok dağınık ve eşyalarını toplamaktan hiç hoşlanmazmış. Günlerden bir gün yerlere atılmış dağınık duran eşyalar, kendi aralarında konuşmaya başlamışlar. Ceket, ders kitabına sormuş:-“Sen niçin hala buradasın. Bu saatte okulda olman gerekmiyor mu?”Ders kitabı:-“Evet, ama dağınık çocuk ok
Bir zamanlar bitişik çiftliklerde yaşayan iki erkek kardeş vardı ve bunlar bir gün büyük bir anlaşmazlığa düştüler. Bu, makinelerden emek gücüne ve mala kadar her şeyi hiç aksatmadan paylaşan yan yana iki çiftliğin 40 yıldan bu yana ilk ciddi ayrılmalarıydı. Böylece, o uzun yıllar süren işbirliği de parçalanmıştı. Önceleri küçük bir yanlış anlama ile başlayan anl
Bir varmış bir yokmuş, masal bu ya, zamanın birinde çok sevimli bir ülke varmış. Bu ülkenin halkının çoğu mutlu ve güleryüzlü insanlarmış. Çoğu zaman birbirleri ile şakalaşırlar, kahkahalarla gülermişler. Bu neşeli insanların sokaklarda, caddelerde yürümeleri bambaşka bir güzellik sergiliyormuş. Sokaklarda kadınlı, erkekli uyum içinde yürürmüşler. Erkeklerin etra
“Hamd (şükür ve övgü), gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah’a mahsustur.”En’am Sûresi, 1. ayetHikaye, Hikayeler, Dini Hikayeler, Çocuk Hikayeleri, Çocuklar İçin Dini Hikayeler, Hikaye Oku.Milattan çok önceki yıllardı. Babil’in başşehri Hilla’da, Gökbilimci Nebulakad adında yaşlı bir adam yaşardı.Nebulakad, gündüzleri çoğunlukla uyur;
“Dünyanın En Parlak Yıldızı” “Güneş de kendisi için belirlenmiş bir kanunla, yörüngesinde akar, gider…”Yasin Sûresi, 38. ayetMilattan önce 462 senesinde, Atina yakınlarına bir göktaşı düştü. Gökyüzünde parlak bir iz bırakarak gürültüyle yere çakılan bu ateş topunun düşüşünü, pek çok Atinalı ile birlikte Anaksagoras da korku ve heyecan ile izledi̷