Fincanın Dolu Hikayesi; Bir üniversite profesörü ünlü bir maneviyat ustasını ziyarete gitmişti. Bilge sessizce çay ikram ederken, profesör maneviyat üzerine konuşuyordu. Bilge profesörün uzattığı fincanı önce ağzına kadar doldurdu. Ama doldurmaya devam etti. Çay fincandan taştı, tabağa döküldü, oradan da yere. Ama bilge çayı koymaya devam ediyordu.Çayın fincanda
Bir gün bir Kızılderili ve beyaz arkadaşı New York şehrinin merkezinde yürüyordu. O sırada öğle tatili vaktiydi ve caddeler insanlarla doluydu. Sürücüler kornalarını çalıyor, taksi şoförleri müşteri bulmak için köşelerde bağrışıyor, sirenler çalıyordu… Kısacası, şehrin gürültüsü kulağı sağır edecek derecede fazlaydı.Birden, Kızılderili durdu ve “Bir c
Bir gün okyanusta yol alan bir gemi kaza geçirerek battı. Gemiden tek bir kişi sağ kurtuldu. Dalgalar bu adamı küçük ıssız bir adaya kadar sürükledi.Adam ilk günler kendisini kurtarması için Allah’a yakardı ve yardım bulurum umuduyla ufka baktı. Ama ne gelen oldu, ne giden…Daha sonra rüzgardan, yağmurdan ve zararlı hayvanlardan korunmak için ağaç dal
Yaşı çok genç olmasına rağmen, ölümden sonrasını, cennet ve cehennemi çok merak ediyordu. Bu şiddetli merakın sonucu mudur bilinmez, bir gün rüyasında öldüğünü gördü. Bir melek kendisini alıp öteki dünyaya kanat çırptı.“Şimdi,” dedi melek, “hayatın boyunca görmek istediğin yerleri göstereceğim sana.” Genç, gördükleri karşısında hayretler i
Rivayet o ki, vicdan bir gün ansızın kayboldu. Her yanlışı suçlayan vicdan, beraberinde getirdiği suçluluk duygularını ve acıları da alıp yok olup gitti. İnsanlar “Özgürüz!” diye çığlık atıp onun yokluğundan yararlanmaya başladılar. Soygunlar, yağmalar, kuvvetlinin zayıfı ezmesi, çıkarcılık, yaltaklanma… sıradan hale geldi.Zavallı vicdan ise yol